Sayfalar

244 ) İNANCI İÇİN YAKILANLAR !..

 
   Geçmiş yıllardan birinde, bir televizyon programında bir tarih profesörü şöyle demişti : "Hıristiyanlar, Engizisyon Mahkemeleri kararıyla çatır çatır insanları yakarken, Osmanlılar kimseyi inançlarından dolayı yakmamıştır."
   Ama ne yazık ki Osmanlılar da inançlarından dolayı Hurufileri, üstelik de din adamlarından fetva alarak yakmışlardı.
   Bu yanlış, tarihe dinci ve milliyetçi gözlüklerle bakan "resmi tarih" anlayışının Müslümanlığı korumak ve yüceltmek kaygısından kaynaklanıyordu. Oysa Müslümanlık da Türklük de, tarihi saptırarak korunmaz ve yüceltilmez.. Tam tersine, bu inançlar ya da ideolojiler adına tarihin saptırılması, o inanç ve ideolojilere zarar verir. Üstelik o çağ, din-tarım imparatorlukları çağıdır ve dinler ile mezhepler siyasal parti işlevi gördükleri için, "inanç alanında" gibi görülen pek çok karar ve eylem, aslında "siyasal"dır, yönetime ilişkindir ve imparatorlukların güvenlikleriyle ilgili olarak alınmış ve yapılmıştır.
   Hurufilerin yakılması da böyle "imparatorluğun selameti" ile ilgili bir karar ve eylemdir. Bu eylemin altında, inanç sorunu değil, Hurufilerin saraya sızması sonunda ortaya çıkan bir siyasal sorun vardır...
 
   "Huruf" Arapça'da "harf" sözcüğünün çoğuludur. Hurufilik, harflerin Allah'ın görüntüsü olduğu inancı üzerine kurulu bir mezheptir.
   Hurufilere göre varlık ses ile oluşur. Ses, asıl yaratıcı alemden, madde alemine gelen ve madde biçimine bürünen her şeyde vardır. Cansızlardaki ses, birbirine vurulduğu zaman açığa çıkar, canlılarda zaten vardır, insanda ise tam olgunluğa erişir...
   Söz, sesin hem olgunlaşmış hali hem de amacıdır. Söz ise harflerden meydana gelir. Bu nedenle Hurufi inancı, harflerin mukaddes niteliğine dayanır.
   Arap alfabesindeki 28 harf ile Fars alfabesindeki 32 harfi Allah'ın yeryüzündeki varlığı, işareti olarak kabul eder. Fars alfabesindeki 32 harfin insanın yüzünde bulunduğuna inanır.
   1339 yılında Horasan'ın Esterabad kasabasında doğan, kendini son peygamber olarak ilan eden Şihabeddin Fazlullah tarafından 1386 yılında kurulan mezhep, genel olarak tasavvuf ve Bektaşilik inancı çerçevesinde incelenmiştir..
   Fazlullah, evrenin özünün ve gerçeğinin kendi kişiliğinde göründüğünü öne sürmüş ve son peygamber olduğu iddiasında bulunmuştur. Hurufi inancına göre, evren sonsuzdur ve sürekli hareket içindedir ; doğal olaylar da bu hareket sonucunda ortaya çıkar. Bu inançları ile Hurufiler diyalektik düşünceye yakın bir yaklaşım sergiler.
   Hurufilere göre madem ki Allah kendini peygamberleri aracılığıyla gösterir, her peygambere gelen harfler zamanla artar : Hz. Adem'e 9, Hz. İbrahim'e 14, Hz. Musa'ya 22, Hz. İsa'ya 24, Hz Muhammed'e 28 ve son peygamber Fazlullah'a 32 harf malum olmuştur.. Bu sayılar, her bir peygambere gönderilen ayetlerin yazılmış olduğu dilin alfabesindeki harflerin sayılarıdır...
   Kendisine en çok simge yollanan son peygamberin, kendinden önce gelenlerin bütün bilgilerini çözmesi ve onların ötesine geçmesi doğaldır. Hurufiler bu inançlarıyla insanın yüzünde de Allah yazıldığını düşünürler. Bu inanca göre ; burun kemiği "elif", burnun iki tarafı "lam", gözler de "ha" harfi olarak, insanın yüzünde iki taraflı simetrik bir biçimde Allah yazar...
   Fazlullah 1394 yılında Şeyh İbrahim adlı bir din adamının fetvasıyla öldürülmüş, cesedi sokaklarda sürüklenmiştir. Ama bu, Hurufiliğin yayılmasını durduramamıştır. 14. yüzyılın ikinci yarısında Irak'ta, Azerbaycan'da ve Anadolu'da hızla yayılan Hurufilik, kurucusunun ölümünden sonra da kurucunun halifeleri tarafından yayılmaya devam etmiştir. Ünlü şair Nesimi de Fazlullah'ın halifelerinden biri olup bu yayılmada üstün sanatıyla önemli bir rol oynamıştır.
  
    Nesimi, Mısır Çerkez Kölemenleri Hükümdarı El Müeyyed Şeyh'in emriyle 1418 yılında Halep'te öldürülmüş ve derisi yüzülerek yedi gün teşhir edilmiştir. O dönemde her yeni mezhep, mevcut iktidarın ideolojisine bir siyasal muhalefet anlamını taşır ve ölümle cezalandırılırdı..
   Hurufiler, Müslümanlarla birlikte Hıristiyanları da etkileyerek geliştiler. Harflere dayalı yorumları, Hıristiyan inancını da kapsayan bir nitelik taşıyordu ve Fazlullah, Hz. İsa'nın yeniden dünyaya döneceğine inananlar tarafından da bu dönüşü simgeleyen peygamber olarak kabul görüyordu.
   Hurufiler, kurdukları inanç sistemiyle iktidarı da ele geçirmek istiyorlardı. Zaten o dönemde her yeni mezhebin mevcut iktidara karşı siyasal bir seçenek oluşturmak için ortaya çıktığı bilinen bir şeydir..
   Fazlullah'ın öldürülmesinden sonra İran'da çeşitli isyanlar çıkar ve bu isyanların kanlı bir biçimde bastırılmasıyla Hurufiler yavaş yavaş Anadolu'ya kaymaya başlarlar.. Yayılmaları ve etkileri gittikçe artar ve sonunda, Fatih Sultan Mehmed zamanında Saray'a da sızarlar. Aile üyelerini etkileyerek padişaha ulaşmaya çalışırlar ve bu çabalarıyla, büyük olasılıkla, Fatih'in de ilgisini çekmiş olabilirler...Fakat Saray'a sızmaları onları iktidara değil, Alevilerin içine taşıyacaktı..
   Durumun ciddiyetini Vezir-i Azam Mahmud Paşa'dan öğrenen, o zamanlar Edirne'de Üçşerefeli Camii'nde müderrislik yapan Müftü Fahreddin-i Acemi derhal harekete geçer.. Hem Hurufilerin yakılmaları için fetva verir, hem de kendisi bizzat diri diri ateşte yakılmalarını gerçekleştirir !..
   Daha sonra gerek 2. Bayezid  gerekse Kanuni Süleyman dönemlerinde de çeşitli baskı ve sürgün cezalarına uğramışlarsa da, Hurufiliğin yayılması engellenememiş, Hurufiler ve Hurufilik, Bektaşi-Alevi kültürü içinde yaşamaya devam etmiştir..
   "Resmi tarih" inkar etse  ya da görmezden gelse de, gerçek olan bir şey vardır : Osmanlı tarihi bir din-tarım imparatorluğu tarihidir ve bu tür imparatorluklarda egemenliğin dine ve geleneğe dayandığı bilindiğinden, bütün mezhep ve inanç kavgalarının kanlı bitmesi kimseyi şaşırtmamalıdır. Tarihe ve bilime aykırı olan bu davranış, artık egemenliğin halka, millete dayalı olarak kullanıldığı günümüzde, hala din ve mezhep duygularını siyasal iktidar için sömürmektir.
   Unutulmamalıdır ki, bu davranış çağımıza göre sadece gericilik değil, aynı zamanda Kahramanmaraş, Çorum ve Sivas olaylarında görüldüğü gibi sonucu kanla gelen bir inanç tahrikçiliğidir de...

   Hurufilerden söz edince Karmatiler de anılmazsa olmaz.. İslam tarihinin ne denli çapraşık, ne denli kanlı ve çatışmalı olduğunu vurgulayan, İsmailiye mezheplerinden biridir Karmatiler..
   Karmatiler, 9. yüzyılda ortaya çıkmış olan ilk İslam komüncüleridir. Yani Anadolu'da Fetret Devrinde önem kazanan Şeyh Bedreddin hareketinin, Hurufilik gibi mezhep mensuplarının ataları..
   Karmatilik, gizli bir örgüt : Tarihteki ve günümüzdeki bütün gizli örgütlerin anası ; Hasan Sabbah'ın Haşşaşinler'ine de kaynaklık ediyorlar.. Ahilik de bunlardan geliyor.. Arap Yarımadası'nın güneyinde korsanlık yapıyorlar. Zenginden alıp yoksula vermek, genel uygulamaları.. Bu açıdan Robin Hood'un da ataları !..
   930 yılında Mekke'yi fethedip Hacer-i Esved'i kaçırıyorlar. Karmatilerle başa çıkamayan Abbasiler, Selçuklu Sultanı Melikşah'dan yardım istemek zorunda kalıyorlar.
   İçki haram değil, şarap içiyorlar, güneş doğmadan iki rekat, güneş battıktan sonra da iki rekat namaz kılmanın, yılda iki kez oruç tutmanın yeterli olduğuna inanıyorlar. Kıbleleri Mekke değil, Kudüs..
   İslam tarihinde daha nice garip ve anlaşılması zor mezhep var. Devletin mezhebi tabii bütün bunlara kuşkuyla bakıyor ve eline fırsat geçer geçmez, derhal ortadan kaldırıyor, çünkü mezhep farkı o zaman için siyasal muhalefet anlamını taşıyor.
   Osmanlı'nın Hurufileri yakmış olması, dönemin siyasal gerçekleri çerçevesinde son derece doğal bir eylemdir, asla imparatorluğun suçlanmasına yol açamaz..
   Bu konularda en güvenilir kaynak "İslam Ansiklopedisi"dir.  Ayrıca İsmet Zeki Eyüboğlu'nun "Tasavvuf, Tarikatlar, Mezhepler Tarihi" adlı kitabına, Abdülbakıy Gölpınarlı'nın "Şiilik" adlı eserine ve Faik Bulut'un kitaplarına bakılabilir...

( "Tarihimizle Yüzleşmek" EMRE KONGAR )

Hiç yorum yok:

Hürriyet

KAYNAK OLARAK KULLANDIĞIM KİTAPLAR..
-------------------------------------------------------
1.DEVLET-İ ALİYYE.I...HALİL İNALCIK 2.OSMANLILAR..HALİL İNALCIK
3.İMP.'UN EN UZUN YÜZYILI..İLBER ORTAYLI
4.SON İMP. OSMANLI..İLBER ORTAYLI
5.TARİHİN IŞIĞINDA..İLBER ORTAYLI
6.OSM. TOPLUMUNDA AİLE..İLBER ORTAYLI
7.OSM.'YI YENİDEN KEŞFETMEK..İ.ORTAYLI
8.BATILILAŞMA YOLUNDA..İLBER ORTAYLI
9.OSMANLI TARİHİ..A.DE LAMARTINE
10.OSMANLI..CAROLİNE FİNKEL
11.OSM.İMP.TARİHİ..NICOLEA JORGA
12,BÜYÜK TÜRK..NICOLEA JORGA
13.YENİLMEZ TÜRK...NICOLEA JORGA
14.TÜRKİYE TARİHİ..ED.SİNA AKŞİN
15.OSM.DÜNYASI VE İNSANLARI..GÜLGÜN ÜÇEL
16.OSMANLI ORDUSU..GÜLGÜN ÜÇEL-AYBET
17,BU MÜLKÜN SULTANLARI..NECDET SAKAOĞLU 18.YENİÇERİLER..REŞAT EKREM KOÇU
19.SON PADİŞAH..YILMAZ ÇETİNER
20.SORULARLA OSM. ..ERHAN AFYONCU
21. SOKOLLU ...RADOVAN SAMARCIC
22. OSM.İMP.TARİHİ...A.CEVDET PAŞA
23. OSM.GERÇEĞİ..ERDOĞAN AYDIN
24. FATİH VE FETİH..ERDOĞAN AYDIN
25.KADINLAR SALTANATI..A.REFİK ALTINAY
26.DOĞU'YA BAKIŞ..GERALD MACLEAN
27.AT SIRTINDA ANADOLU..FREDERIC BURNABY
28.ABDÜLMECİD..HIFZI TOPUZ
29.ŞAH SULTAN ..İSKENDER PALA
30.FLORANSA BÜYÜCÜSÜ..S.RUSHDIE
31.TARİHİMİZLE YÜZLEŞMEK..EMRE KONGAR
32.PARİS'TE BİR OSM.SEFİRİ..ŞEVKET RADO
33.TARİHİN SAKLANAN YÜZÜ..ÇETİN ALTAN
34.OSM.İMP.'DA SON 300 YIL..ALAIN PALMER
35.KONSTANTİNİYYE..PHİLİP MANSELL
36.TÜRKİYE'NİN SİYASİ İNTİHARI..CENGİZ ÖZAKINCI
37.BU VATAN BÖYLE KURTULDU..EROL MÜTERCİMLER
38.16.YÜZYILDA İSTANBUL..METİN AND
39. ERKEN MODERN OSMANLILAR.. VIRGINIA H. AKSAN-DANIEL GOFFMAN
40."POPÜLER TARİH" VE "NTV TARİH " DERGİLERİ
41.İKİNCİ ADAM..Ş.SÜREYYA AYDEMİR
42.HAYAT..AYŞE KULİN
43.DEVRİM VE DEMOKRASİ..NUMAN ESİN
44.BİR NUMARALI TANIK..KURTUL ALTUĞ
45.İHTİLALİN MANTIĞI..Ş.S.AYDEMİR
46.KUTSAL İSYAN...HASAN İZZETTİN DİNAMO
47.KUTSAL BARIŞ...HASAN İZZETTİN DİNAMO
48.ÇÖL KRALİÇESİ...JANET WALLACH
49.YÖNETMENLER,FİLMLER,ÜLKELER..A.DORSAY
50.AY HIRSIZI...SUNAY AKIN
51.ONLAR HEP ORADAYDI...SUNAY AKIN
52.KULE CANBAZI...SUNAY AKIN
53.LÜZUMSUZ BİLGİLER ANSİKLOPEDİSİ..TAMER KORUGAN
54.PRENS..NİCCOLO MACHİAVELLİ
55.İSTANBUL'DA BİR ZÜRAFA..SUNAY AKIN
56.KIZ KULESİNDEKİ KIZILDERİLİ..S.AKIN
57.AH BEYOĞLU,VAH BEYOĞLU..SALAH BİRSEL
58.İSTANBUL-PARİS..SALAH BİRSEL
59.YAVUZ'UN KÜPESİ..ERHAN AFYONCU
60.OSMANLI PADİŞAHLARININ HAYAT HİKAYELERİ...YILMAZ ÖZTUNA
61.BİZİM DİPLOMATLAR..BİLAL N.ŞİMŞİR
62.KİM VAR İMİŞ BİZ BURADA YOĞ İKEN..CEMAL KAFADAR
63.RÜZGARIN GÖLGESİ..CARLOS RUIZ ZAFON
64.MELEĞİN OYUNU..CARLOS RUIZ ZAFON
65.ORTA DOĞU..TAYYAR ARI
66.ABD-ORTA DOĞU-TÜRKİYE..HALUK GERGER
67.ORTA DOĞU.. BERNARD LEWIS
68.ON BİR CUMHURBAŞKANI ON BİR ÖYKÜ.. CÜNEYT ARCAYÜREK
69.ÖFKELİ YILLAR...ALTAN ÖYMEN
70.ATATÜRK'TEN SONRA BUGÜNLERE NASIL GELDİK ?..CÜNEYT ARCAYÜREK
71.ÇANKAYA...CÜNEYT ARCAYÜREK
72.DEMOKRASİNİN İLK YILLARI..C.ARCAYÜREK
73.YENİ İKTİDAR,YENİ DÖNEM..C.ARCAYÜREK
74.BİR İKTİDAR,BİR İHTİLAL..C.ARCAYÜREK
75.NEREDEYSE BİR BALİNA..STEVE JONES
76.MOSSAD GİZLİ TARİHİ...GORDON THOMAS
77.BARIŞA SON VEREN BARIŞ...DAVID FROMKIN
78.SULARIN GETİRDİĞİ PADİŞAH..CAHİT ÜLKÜ
79.TANK SESİYLE UYANMAK..HASAN CEMAL
80.BİR MANİNİZ YOKSA.. ...AYFER TUNÇ
81.ALATURKAFRANKA..ERCAN ÇİTLİOĞLU
82.SUÇUMUZ MÜKEMMEL OLMAK..S.DUMAN
83.DARBE...STEPHEN KINZER
84.ÖZAL HİKAYESİ..HASAN CEMAL
85.TURGUT NEREDEN KOŞUYOR ? ..E.ÇÖLAŞAN
86.YEDİ TEPE ANADOLU...ALİ CANİP OLGUNLU
87."K", "DERBEDER BİR KAHİN"...CANSU YILMAZÇELİK
88.LATİFE HANIM...İPEK ÇALIŞLAR
89."K",YIKIK BİR SARAYDIR DÜNYA..PERİHAN ÖZCAN
90.BEYAZ PERDEDE KIRMIZI FİLMLER.. ATİLLA DORSAY
91.TEK ADAM..Ş.SÜREYYA AYDEMİR
92.DAHİLER VE AŞKLARI...ÖZCAN ERDOĞAN
93.HAYATIM KİTAP..YAŞAR AKSOY
94.BOĞAZİÇİ ŞINGIR MINGIR..SALAH BİRSEL
95.BİR EKONOMİK TETİKÇİNİN İTİRAFLARI...JOHN PERKİNS
96.CUMHURİYET TARİHİ YALANLARI 1. VE 2. CİLT...SİNAN MEYDAN
97. KOMPLO TEORİLERİ..EROL MÜTERCİMLER
98.ÖNCE KADINLAR VE ÇOCUKLAR..SUNAY AKIN
99.BİR ÇİFT AYAKKABI..SUNAY AKIN
100. BENİM CUMHURİYET'İM..EMİNE UŞAKLIGİL
101.DARAĞACINDA ÜÇ FİDAN..NİHAT BEHRAM
102.NEREYE..CAN DÜNDAR
103.İSTANBUL'DAN SAYFALAR..İLBER ORTAYLI
104.BİZİM İZMİRİMİZ..MELİH GÜRSOY
105.GİZLENEN TARİH..BRİAN HAUGHTON
106.BERGAMA DÜŞLERİMİN ŞEHRİ,İZMİR SEVDAM..SELAHATTİN TURAL
107.GÖLGEDEKİLER..CAN DÜNDAR
108.KIRMIZI BİSİKLET..CAN DÜNDAR
109.YAKAMDAKİ YÜZLER..CAN DÜNDAR
110.GEÇMİŞ AYRINTIDA SAKLIDIR..CEMİL KOÇAK