992) DOĞUDAKİ DEVLET !..
Osmanlı Devleti "Anadolu" sözcüğünü bugünkü Anadolu'nun orta ve batı bölgeleri için kullandı.
-Doğu Anadolu'ya; "Erzurum Yaylası" dedi.
-Güneydoğu Anadolu ise; "Cezire-i Ulya" yani "Yukarı Cezire"ydi. Buraya "Diyarbakır Yaylası" da dediği oldu.
-Kurtuluş Savaşı ile birlikte ülke bütünlüğünü vurgulamak için, 10 Temmuz 1919'da "Şarki Anadolu Müdafa-i Hukuk Cemiyeti" kuruldu. Yani, doğu bölgeleri de Anadolu kapsamına alındı. Ardından; 11 Eylül 1919'da kurulan, "Anadolu ve Rumeli Müdafa-i Hukuk Cemiyeti"yle birlikte misak-ı milli sınırı Musul'a kadar uzandı..
Cumhuriyet Türkiyesi'nin karşılaştığı en büyük sorunlardan biri "Vilayat-ı Şarkiye" diye tanımlanan ulaşılması zor bu bölgeleri devletle bütünleştirmekti.. Buralar Osmanlı döneminde görece "özerk" sayılabilecek bir konumdaydı; Osmanlı'nın buralardan beklentisi oldukça sınırlıydı; bu coğrafya sükûn içinde kaldığı sürece hiç meselesi yoktu.
Bölgede devlet yoktu..
Cumhuriyet, bölgenin beşeri yapısının Türkiye'nin diğer bölgelerinden farklı olmasını istemiyordu. "Dersimli"yi eşit yurttaş yapmak istiyordu. Bu nedenle; yol yapmak, elektrik götürmek, okul açmak ve mülkiyet-üretim ilişkisini kökten değiştirmek istiyordu.
1930'larda Doğu ve Güneydoğu Avrupa'da gerçekleştirilen toprak reformlarını incelemesi için tarihçi Prof. Dr. Ömer Lütfi Barkan (üstte) görevlendirildi. Ayrıca, Maliye Müfettişi Hamdi Bey ile Elazığ Valisi Ali Cemal Bey'in raporlarına bakılarak "Şark Islahat Planı" hazırlandı..
Ardından; Abdülhalik Renda, Cemil Uybadin, İbrahim Tali Öngören, Fevzi Çakmak, Avni Doğan ve Halis Paşa'ya raporlar yazdırıldı. Toplumsal mühendislik bağlamında büyük önem taşıyan bu raporları hazırlayanlardan biri de Tunceli milletvekili Necmettin Sahir Sılan'dı (altta). Toplam dokuz rapor yazdı.. Sılan'ın raporunda Nazımiye Azgılar köyünden Hasan Arslan şöyle diyordu : "Biz, aç ve çıplağız. Millet, bu sene ot yedi, hepsi hasta yatıyor."
Rapora göre, Hozat/Zımbık köyünden Cennet Kadın açlık yüzünden belindeki kuşakla kendini ceviz ağacına asmıştı!..
Bugün romantik sözlerle idealleştirilen "Dersim"de, halk açtı; darı ekmeği, ayran çorbası ya da çökelek bulan şanslıydı. Ceviz içi, dut kurusu ve pestille karnını doyuruyordu. Bulguru ancak zenginler yiyordu.. Halkın toprağı, hayvanı yoktu.. Elektrik yoktu, içme suyu yoktu.. Köyler ve kasabalar bakımsızdı.
Sağlık koşulları elverişsizdi. Doktor yoktu. Salgın hastalık toplu ölümlere neden oluyordu. Bir tek seyyar doktor "Gezici Sağlık Otomobili"yle hastalara yetişmeye çalışıyordu. İnsanlar nüfus kütüğüne bile kayıt ettirilmemişti..
Kız kaçırma olaylarında büyük artış vardı. Genç kızlar arasında intihar yaygındı..
Okul yok gibiydi. Okuryazar oranı %2.8 idi.. Çocuklar 12 yaşına kadar çıplak dolaşıyordu..
Ulaşım olanakları yetersizdi. Nakil işleri at, katır ve eşeklerle temin ediliyordu.. İnsanlar toprak damlarda yaşıyordu. Kilim, yorgan ve temiz bir yatak sadece varlıklı evlerde vardı..
Bayındırlık hizmetleri yapılamıyordu.. Kadastro yapılmamıştı; toprakların tapusu yoktu.. Orman yönünden zengindi ama ne orman idaresi vardı ne de işletiliyordu..
Eşkıyalık ve kaçakçılık geçim kaynağıydı. Adalet yoktu. Binlerce kişi firardaydı.. Bölge "sürgün yeri" olarak biliniyor ve bürokrasi en kötü memurlarını buraya gönderiyordu!
Yoksul halk, Hz. Muhammed soyundan geldiğine inandığı aşiret reisini devletten daha güçlü görüyordu. Gönüllü kölelik yapıyordu.
"Dersim"in aydınlanması zorunluydu.. Üstelik geç bile kalınmıştı. Osmanlı döneminde yörenin dünyaya açılması için, bir Amerikan sermaye grubunun gündeme getirdiği "Chester Projesi" hayata geçirilmek istenmiş ancak sermaye yetersizliği nedeniyle vazgeçilmişti.
Cumhuriyet kararlıydı...
1930'ların ikinci yarısına kadar, toprak mülkiyet dağılımıyla ilgili Osmanlı'dan devralınan gayriadil yapıya ilişkin herhangi ciddi bir düzenleme girişiminde neden bulunulmadı?
Şundan:
Kurtuluş Savaşının örgütlenmesini ve başarılmasını sağlayan toplumsal ittifakta büyük arazi sahipleri önemli rol oynadı. Cumhuriyet hükümetleri başlangıçta büyük arazi sahiplerinden yana bir tavır aldı. Bu nedenle 1924 Anayasası kamulaştırmayı zorlaştırıcı hükümlere sahipti.. Keza, 1925'de kabul edilen Kadastro Kanunu da toprak meselesinde özel mülkiyet rejimini pekiştirdi. Ve, 1926'da Medeni Kanun'un kabul edilmesiyle feodal beyler, el koydukları arazileri tam malik sıfatıyla tapuya kaydettirdi.. Bu durum şöyle bir sonuç çıkardı: Ailelerin %5'i toprakların %65'ine, %95'i ise toprağın %35'ine sahipti!..
Bu durum, CHP içinde fikir ayrılıklarına sebep oldu.. İdealist-aydın bürokratların çoğu, köylünün mal sahibi olmasını ve ekonomik yönden desteklenmesini gelişme politikaları açısından yararlı görüyordu.
Sonuçta: Cumhuriyet hükümetlerinin toprak politikası, bu iki karşı eğilim arasında çatışmalı gelgitlerin etkisi altında biçimlendi..
Doğu'da durum başkaydı.. Büyük toprak sahiplerine tavır alındı. Nedeni; 1925'deki Şeyh Sait Ayaklanması'nda başı feodal beylerin çekmesiydi.
1927'de "idari, askerî ve içtimai" nedenlerle 1500 kadar "bey ailesi" batıya gönderildi. Bu ailelerin terk ettiği araziler, iskân edilecekleri illerde kendilerine yeni arazi verilmesi şartıyla, Hazine'ye intikal etti. Ve doğuda, 20 bini feodal beylerden kamulaştırılanlar olmak üzere, 110 bin dönüm tarım arazisi fakir köylülere dağıtıldı..
Toprak reformu konusunda; gerek batıda hiçbir şey yapılmaması, gerekse doğudaki minik düzenleme ülkedeki feodal üretim ilişkilerinde belirgin bir iyileşme sağlayamadı. Toprakta mülkiyet dağılımını düzenleme konusu 1929 ekonomik krizinden beş yıl sonra gündeme geldi.. Bunun sebebi; toprak ağalarının siyasi nüfuzlarının gerilemesi ve dünya ekonomik bunalımı nedeniyle daha da çarpıklaşan toprak mülkiyet yapısını düzenleme gereğiydi..
Başını İnönü'nün çektiği devletçi CHP'liler arasında, kapsamlı bir toprak reformu yapma düşüncesi güç kazandı. İnönü, "Batakçı toprak ağasının kökünü kazıyacağım," diyordu. "Toprak, işleyenin," sözü ilk olarak bu yıllarda dile getirildi..
Atatürk aynı görüşteydi; toprak mülkiyet dağılımını düzenlemek için üç ana ilke ortaya koydu:
1) Memlekette topraksız köylü bırakmamak.
2) Bir köylü ailesini geçindirebilecek toprağın, hiçbir sebep ve suretle bölünmesine izin vermemek.
3) Büyük çiftçi ve çiftlik sahiplerinin işleyebilecekleri arazi genişliğini makûl ölçülerle sınırlandırmak..
Kurtuluş Savaşı hep birlikte kazanılmıştı, Cumhuriyet rejimini kabul etmiş bir halkın, ülkenin en önemli kaynağı olan toprağı adil bir şekilde bölüşmesi gerekmekteydi. Bu, hem ülke topraklarının verimli olarak işlenmesi, hem de gelir dağılımının daha adil bir duruma getirilmesi ve böylece toplumsal barışını sağlanması için gerekliydi.. Bu, aynı zamanda Cumhuriyet ve demokrasinin geliştirilerek yaşatılması için şarttı.
İşte bu nedenle; 1937'de, 1924 Anayasası'nda bazı değişiklikler yapıldı ve kamulaştırma mümkün hale geldi.. Bu arada, büyük arazi sahibi milletvekilleri, hükümetin köylülere yönelik bu tür girişimlerinden rahatsızlık duyuyordu...
İnönü parti içindeki muhalefete rağmen köylüleri özgürleştirme politikasından geri adım atmadı. Bu nedenle Cumhuriyet ancak 1936'dan itibaren "Dersim"de imar hamlelerini başlattı:
-Öncelikle yollar, köprüler, demiryolları inşa etmek için projeler geliştirdi.
-Toprak reformu planları yapıldı.
-Halka ekmesi için, bedava arpa ve buğday tohumu verilmek istendi.
-Saban yerine pulluk kullandırılmak istendi.
-Ziraat Bankası'ndan kredi verilmek istendi.
-Dokumacılık geliştirilmek istendi.
-Hayvancılığı geliştirmek; yağ ve peynir ürettirilmek istendi.
-Sağlık yurtları, okul yapılmak istendi.
-Elektrik ve sulama götürülmek istendi.
Bunlar o dönemin kıt bütçesine göre büyük yatırımlardı. Yüzlerce yıldır devletin çivi çakmadığı bölgeye, o yoksulluk günlerinde Cumhuriyet, ilk etapta ana yollarla birlikte on köprü yaptı..
Singeç Köprüsü bunlardan biriydi. Pertek-Hozat yolu üzerine yapılan bu köprünün uzunluğu 60 metre idi. Tunceli'yi güneyden kuzeye bağlayan ikinci ana yol üzerindeydi. Açılışını Mustafa Kemal Atatürk yapacaktı (altta) ..
20 Mart 1937'de ayaklanma başladı; acı olaylar yaşandı..
On ay sonra tarih: 7 Kasım 1937.
Atatürk, Singeç Köprüsü'nün açılışını yaparken Tuncelili bir ihtiyarın övgü dolu sözlerine şu yanıtı verdi:
"Hatasız kul olmaz diye bir söz vardır. Birkaç kişinin hata yapmasıyla bu hataya uzaktan yakından ortak olmamışları bir tutamayız. Sizler bizim kanımızdansınız, bizim insanlarımızsınız. Geçmişteki ufak tefek hataları küçük ve manasız davranışları unutmaya mecburuz. Kin beslememeye, kardeşliğimizi sürdürmeye mecburuz.."
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hürriyet
KAYNAK OLARAK KULLANDIĞIM KİTAPLAR..
-------------------------------------------------------
1.DEVLET-İ ALİYYE.I...HALİL İNALCIK 2.OSMANLILAR..HALİL İNALCIK
3.İMP.'UN EN UZUN YÜZYILI..İLBER ORTAYLI
4.SON İMP. OSMANLI..İLBER ORTAYLI
5.TARİHİN IŞIĞINDA..İLBER ORTAYLI
6.OSM. TOPLUMUNDA AİLE..İLBER ORTAYLI
7.OSM.'YI YENİDEN KEŞFETMEK..İ.ORTAYLI
8.BATILILAŞMA YOLUNDA..İLBER ORTAYLI
9.OSMANLI TARİHİ..A.DE LAMARTINE
10.OSMANLI..CAROLİNE FİNKEL
11.OSM.İMP.TARİHİ..NICOLEA JORGA
12,BÜYÜK TÜRK..NICOLEA JORGA
13.YENİLMEZ TÜRK...NICOLEA JORGA
14.TÜRKİYE TARİHİ..ED.SİNA AKŞİN
15.OSM.DÜNYASI VE İNSANLARI..GÜLGÜN ÜÇEL
16.OSMANLI ORDUSU..GÜLGÜN ÜÇEL-AYBET
17,BU MÜLKÜN SULTANLARI..NECDET SAKAOĞLU 18.YENİÇERİLER..REŞAT EKREM KOÇU
19.SON PADİŞAH..YILMAZ ÇETİNER
20.SORULARLA OSM. ..ERHAN AFYONCU
21. SOKOLLU ...RADOVAN SAMARCIC
22. OSM.İMP.TARİHİ...A.CEVDET PAŞA
23. OSM.GERÇEĞİ..ERDOĞAN AYDIN
24. FATİH VE FETİH..ERDOĞAN AYDIN
25.KADINLAR SALTANATI..A.REFİK ALTINAY
26.DOĞU'YA BAKIŞ..GERALD MACLEAN
27.AT SIRTINDA ANADOLU..FREDERIC BURNABY
28.ABDÜLMECİD..HIFZI TOPUZ
29.ŞAH SULTAN ..İSKENDER PALA
30.FLORANSA BÜYÜCÜSÜ..S.RUSHDIE
31.TARİHİMİZLE YÜZLEŞMEK..EMRE KONGAR
32.PARİS'TE BİR OSM.SEFİRİ..ŞEVKET RADO
33.TARİHİN SAKLANAN YÜZÜ..ÇETİN ALTAN
34.OSM.İMP.'DA SON 300 YIL..ALAIN PALMER
35.KONSTANTİNİYYE..PHİLİP MANSELL
36.TÜRKİYE'NİN SİYASİ İNTİHARI..CENGİZ ÖZAKINCI
37.BU VATAN BÖYLE KURTULDU..EROL MÜTERCİMLER
38.16.YÜZYILDA İSTANBUL..METİN AND
39. ERKEN MODERN OSMANLILAR.. VIRGINIA H. AKSAN-DANIEL GOFFMAN
40."POPÜLER TARİH" VE "NTV TARİH " DERGİLERİ
41.İKİNCİ ADAM..Ş.SÜREYYA AYDEMİR
42.HAYAT..AYŞE KULİN
43.DEVRİM VE DEMOKRASİ..NUMAN ESİN
44.BİR NUMARALI TANIK..KURTUL ALTUĞ
45.İHTİLALİN MANTIĞI..Ş.S.AYDEMİR
46.KUTSAL İSYAN...HASAN İZZETTİN DİNAMO
47.KUTSAL BARIŞ...HASAN İZZETTİN DİNAMO
48.ÇÖL KRALİÇESİ...JANET WALLACH
49.YÖNETMENLER,FİLMLER,ÜLKELER..A.DORSAY
50.AY HIRSIZI...SUNAY AKIN
51.ONLAR HEP ORADAYDI...SUNAY AKIN
52.KULE CANBAZI...SUNAY AKIN
53.LÜZUMSUZ BİLGİLER ANSİKLOPEDİSİ..TAMER KORUGAN
54.PRENS..NİCCOLO MACHİAVELLİ
55.İSTANBUL'DA BİR ZÜRAFA..SUNAY AKIN
56.KIZ KULESİNDEKİ KIZILDERİLİ..S.AKIN
57.AH BEYOĞLU,VAH BEYOĞLU..SALAH BİRSEL
58.İSTANBUL-PARİS..SALAH BİRSEL
59.YAVUZ'UN KÜPESİ..ERHAN AFYONCU
60.OSMANLI PADİŞAHLARININ HAYAT HİKAYELERİ...YILMAZ ÖZTUNA
61.BİZİM DİPLOMATLAR..BİLAL N.ŞİMŞİR
62.KİM VAR İMİŞ BİZ BURADA YOĞ İKEN..CEMAL KAFADAR
63.RÜZGARIN GÖLGESİ..CARLOS RUIZ ZAFON
64.MELEĞİN OYUNU..CARLOS RUIZ ZAFON
65.ORTA DOĞU..TAYYAR ARI
66.ABD-ORTA DOĞU-TÜRKİYE..HALUK GERGER
67.ORTA DOĞU.. BERNARD LEWIS
68.ON BİR CUMHURBAŞKANI ON BİR ÖYKÜ.. CÜNEYT ARCAYÜREK
69.ÖFKELİ YILLAR...ALTAN ÖYMEN
70.ATATÜRK'TEN SONRA BUGÜNLERE NASIL GELDİK ?..CÜNEYT ARCAYÜREK
71.ÇANKAYA...CÜNEYT ARCAYÜREK
72.DEMOKRASİNİN İLK YILLARI..C.ARCAYÜREK
73.YENİ İKTİDAR,YENİ DÖNEM..C.ARCAYÜREK
74.BİR İKTİDAR,BİR İHTİLAL..C.ARCAYÜREK
75.NEREDEYSE BİR BALİNA..STEVE JONES
76.MOSSAD GİZLİ TARİHİ...GORDON THOMAS
77.BARIŞA SON VEREN BARIŞ...DAVID FROMKIN
78.SULARIN GETİRDİĞİ PADİŞAH..CAHİT ÜLKÜ
79.TANK SESİYLE UYANMAK..HASAN CEMAL
80.BİR MANİNİZ YOKSA.. ...AYFER TUNÇ
81.ALATURKAFRANKA..ERCAN ÇİTLİOĞLU
82.SUÇUMUZ MÜKEMMEL OLMAK..S.DUMAN
83.DARBE...STEPHEN KINZER
84.ÖZAL HİKAYESİ..HASAN CEMAL
85.TURGUT NEREDEN KOŞUYOR ? ..E.ÇÖLAŞAN
86.YEDİ TEPE ANADOLU...ALİ CANİP OLGUNLU
87."K", "DERBEDER BİR KAHİN"...CANSU YILMAZÇELİK
88.LATİFE HANIM...İPEK ÇALIŞLAR
89."K",YIKIK BİR SARAYDIR DÜNYA..PERİHAN ÖZCAN
90.BEYAZ PERDEDE KIRMIZI FİLMLER.. ATİLLA DORSAY
91.TEK ADAM..Ş.SÜREYYA AYDEMİR
92.DAHİLER VE AŞKLARI...ÖZCAN ERDOĞAN
93.HAYATIM KİTAP..YAŞAR AKSOY
94.BOĞAZİÇİ ŞINGIR MINGIR..SALAH BİRSEL
95.BİR EKONOMİK TETİKÇİNİN İTİRAFLARI...JOHN PERKİNS
96.CUMHURİYET TARİHİ YALANLARI 1. VE 2. CİLT...SİNAN MEYDAN
97. KOMPLO TEORİLERİ..EROL MÜTERCİMLER
98.ÖNCE KADINLAR VE ÇOCUKLAR..SUNAY AKIN
99.BİR ÇİFT AYAKKABI..SUNAY AKIN
100. BENİM CUMHURİYET'İM..EMİNE UŞAKLIGİL
101.DARAĞACINDA ÜÇ FİDAN..NİHAT BEHRAM
102.NEREYE..CAN DÜNDAR
103.İSTANBUL'DAN SAYFALAR..İLBER ORTAYLI
104.BİZİM İZMİRİMİZ..MELİH GÜRSOY
105.GİZLENEN TARİH..BRİAN HAUGHTON
106.BERGAMA DÜŞLERİMİN ŞEHRİ,İZMİR SEVDAM..SELAHATTİN TURAL
107.GÖLGEDEKİLER..CAN DÜNDAR
108.KIRMIZI BİSİKLET..CAN DÜNDAR
109.YAKAMDAKİ YÜZLER..CAN DÜNDAR
110.GEÇMİŞ AYRINTIDA SAKLIDIR..CEMİL KOÇAK
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder