Sayfalar

146 ) VAN GOGH NEDEN ÖLDÜ ?...



   Daha çok Van Gogh olarak anılsa da, o, eserlerinde "Vincent" ön adını kullanırdı. Dostlarının da kendisine bu şekilde seslenmesini isterdi. Bir türlü aşamadığı çocukluk trajedisini sürekli olarak hatırlamak için mi ? Bu trajedinin verdiği acıyı en yoğun biçimde yaşamak için mi ?
   Van Gogh'un doğumundan bir yıl önce, annesi ölü bir doğum yapmış ve eğer yaşasaydı ona verecekleri adı, bir yıl sonra doğan Van Gogh'a vermişlerdi : Vincent !.. Ölü doğan bir kardeşin yalnızca adını değil, oluşmamış
kimliğini, yaşanmamış hayatını, aileye verdiği acıyı ve umutsuzluğu da üstlenmişçesine, bu olayı bir psikolojik travma olarak yaşadı. Öyle ki, ölü doğan kardeşinin adıyla birlikte sorumluluğunu da üstlenmiş gibiydi ve yaşamını bir suçluluk duygusuyla geçirdi...
   Neredeyse tüm yaşamı bir aile sıcaklığını özlemekle geçmiştir. Yukarıda bahsettiğimiz sorumluluk ve suçluluk duygusuyla yoğun bir yalnızlık yaşamış, bu yalnızlık içerisinde doğayı kendine bir sığınak olarak seçmiştir. Protestan bir ülkede, Katoliklerin yoğunlukta olduğu bir bölgede, Protestan bir rahibin oğlu olmak da zordur.. Vincent'ın yalnızlığında, babasının cemaatinin azlığı da etken olmuştur. Ayrıca çocukluğu, ölü doğan ve ismini taşıdığı kardeşinin gömülü olduğu kilisenin çevresinde geçmiştir. Bu durum, suçluluk duygusunu derinleştirmiştir ve onu birbaşınalığa itmiştir. İşte bu yüzden doğa, onun için bir sığınak haline gelmiştir.
   İlk yıllarda babasının etkisiyle din hakkında daha katı düşünürken, hatta bir dönem din adamı olmayı kendine hedef seçmişken giderek dini ve İncil'i algılayışı farklılaşmış, dine ve Tanrı'ya bağlılığı azalmamakla birlikte, günlük yaşamda din adına gerçekleştirilen birçok uygulamanın, dinin tam da karşıtı olduğunu ifade etmiştir...
   

   1880'de, 27 yaşında, Brüksel'e giderek Güzel Sanatlar Akademisi'ne kaydolur. Okuldaki saçma bürokratik kurallara karşı çıkıp öğretmenlerle tartışınca, bu duruma daha fazla katlanamayacağını anlayarak bir yıl sonra okulu terk etti. Bu arada ilk depresyonunu da geçirmiştir...
   Babasının 1885'de ölmesiyle kardeşi Theo'nun yaşadığı Paris'e taşınır. Sanat çevrelerini iyi tanıyan kardeşi, o dünyanın anahtarı olacaktır artık Van Gogh için...
   İki yıllık, onu yoran bir bohem hayatından sonra ; hayran olduğu, saygı duyduğu ressam Monticelli'nin son zamanlarını geçirdiği Marsilya'ya yerleşmeyi düşünmüşse de oraya yerleşememiş ve 1888'de Arles'e yerleşmiştir..Aynı yılın ekim ayında yanına gelen ressam Gaugin'le bir süre sonra aralarında geçimsizlik çıkmış ; özellikle resim anlayışları konusundaki tartışmaları giderek alevlenmişti. Bu tartışmalardan birinde Vincent usturayla Gaugin'in üzerine yürümüş, yumruk yumruğa kavga etmişler ve Gaugin evi terk etmişti. Ateşi yükselerek "aşırı coşku"ya kapılan Vincent kulağını kesmiş, kestiği parçayı genelevde bir kadına vererek Gaugin'e yollamıştı !..



   Bu dönemde çalışmaktan başka bir şey düşünmemiş, ama kendini aşırı yorması sonucu fiziksel ve ruhsal açıdan bitkin düşmüştür. Aslında yaratıcı gücünün doruğundadır. Ancak çılgınlık krizleri geçirir zaman zaman ve yeterli beslenemediği için beden sağlığı da bozulur ; gıdasızlıktan dişleri dökülür..
   Arles halkı "Kızıl Saçlı Deli" olarak adlandırdığı Vincent'ın bir akıl hastanesine yatırılmasını istemektedir. Kulağı sargılı portresini bu dönemde yapar. 1890 temmuzunda bir akşam kendini tabancayla göğsünden vurur ve iki gün sonra ; 29 temmuz gecesi, kardeşi Theo'nun kollarında ölür..


   Göz doktoru Frederick Marie, Van Gogh tabloları hakkında, 1971 yılında, "Journal of the American Medical Association" dergisinde bir yazı yayımlar. Van Gogh'un mektuplarından yola çıkarak, ressamın glakom denilen göz hastalığına yakalandığını ortaya atar. Ressamın son dönem tablolarındaki lambaların ve yıldızların etrafındaki ışık çemberlerinin çapı giderek büyümektedir. Marie'nin çıkış noktası da bu olur. Der ki, "Van Gogh'un geç devir eserlerindeki lambaların etrafında görülen ışıktan değirmiler, gittikçe kötüleşen göz hastalığının açık belirtileridir. Işığın çevresindeki bu bulanıklık, sanatçıya ait özel bir ifade tarzı olmayıp, ışığın geldiği kaynakları görme yeteneğinin yavaş yavaş azalması sonucudur. Doktor Marie'ye göre, Van Gogh'un, sanıldığı gibi kendisini intihara götürecek ölçüde bir ruhsal sıkıntısı yoktur. Ressamı bunalıma iten kronik glokom hastalığıdır. Marie, keşfini kanıtlamak için "Patates Yiyenler" ve "Gece Kahvesi" tablolarını karşılaştırır. Aralarında üç yılın olduğu bu tabloların ilkinde, bulanık ışığın hiçbir belirtisi yokken, "Gece Kahvesi"nde tavan ışık lekeleri içindedir. Üstelik Van Gogh, "Gece Kahvesi"ni yaptığı 1888 yılında, arkadaşı Gaugin'e yazdığı bir mektupta, sıkıntısını açıkça dile getirmektedir : "Zaman zaman gözlerime garip bir yorgunluk çöküyor. Şu anda sana bu mektubu yazarken yine aynı yorgunluğu hissettim. Biraz istirahat etmem lazım galiba."
   Göz doktoru Marie, Van Gogh'un kendi portresini yaptığı tabloların üstünde de çalışır. Herkes bu tablolarda ressamın kesik kulağına bakarken, o, gözlerinde yoğunlaşır ve bir gözbebeğinin ötekine göre daha büyük olduğunu saptar. Bu durum, glokom hastalığının en tipik belirtisidir..
   Gelgelelim, Dr. Marie'den yıllar önce, Van Gogh'un gözlerinden rahatsız olduğu tanısı bir şairimiz tarafından konulmuştur !.. Bedri Rahmi Eyüboğlu, "Van Gogh" adlı şiirinde, gördüğü bir rüyayı anlatır. Bu rüya ile göz doktorunun tanısı arasında şaşılacak bir benzerlik vardır :
"Dün gece Van Gogh'u gördüm rüyamda
 Ağlıyordu
 Gözünün üstünde bir pamuk
 pamuktan kan sızıyordu
 Dün gece Van Gogh'u gördüm rüyamda
 Ağlıyordu
 Bir kulağını kesip
 arkadaşına götürmüştü
 ama kulağı değil
 gözleri kanıyordu
 Dün gece Van Gogh'u gördüm rüyamda
 Ağlıyordu"

   Ne denebilir ki ? Tanı ortada !..
   Şr. Bedri Rahmi Eyüboğlu,  Dr. Frederick Marie'den önce dizeleri ile yapmış muayeneyi !..

  

Hiç yorum yok:

Hürriyet

KAYNAK OLARAK KULLANDIĞIM KİTAPLAR..
-------------------------------------------------------
1.DEVLET-İ ALİYYE.I...HALİL İNALCIK 2.OSMANLILAR..HALİL İNALCIK
3.İMP.'UN EN UZUN YÜZYILI..İLBER ORTAYLI
4.SON İMP. OSMANLI..İLBER ORTAYLI
5.TARİHİN IŞIĞINDA..İLBER ORTAYLI
6.OSM. TOPLUMUNDA AİLE..İLBER ORTAYLI
7.OSM.'YI YENİDEN KEŞFETMEK..İ.ORTAYLI
8.BATILILAŞMA YOLUNDA..İLBER ORTAYLI
9.OSMANLI TARİHİ..A.DE LAMARTINE
10.OSMANLI..CAROLİNE FİNKEL
11.OSM.İMP.TARİHİ..NICOLEA JORGA
12,BÜYÜK TÜRK..NICOLEA JORGA
13.YENİLMEZ TÜRK...NICOLEA JORGA
14.TÜRKİYE TARİHİ..ED.SİNA AKŞİN
15.OSM.DÜNYASI VE İNSANLARI..GÜLGÜN ÜÇEL
16.OSMANLI ORDUSU..GÜLGÜN ÜÇEL-AYBET
17,BU MÜLKÜN SULTANLARI..NECDET SAKAOĞLU 18.YENİÇERİLER..REŞAT EKREM KOÇU
19.SON PADİŞAH..YILMAZ ÇETİNER
20.SORULARLA OSM. ..ERHAN AFYONCU
21. SOKOLLU ...RADOVAN SAMARCIC
22. OSM.İMP.TARİHİ...A.CEVDET PAŞA
23. OSM.GERÇEĞİ..ERDOĞAN AYDIN
24. FATİH VE FETİH..ERDOĞAN AYDIN
25.KADINLAR SALTANATI..A.REFİK ALTINAY
26.DOĞU'YA BAKIŞ..GERALD MACLEAN
27.AT SIRTINDA ANADOLU..FREDERIC BURNABY
28.ABDÜLMECİD..HIFZI TOPUZ
29.ŞAH SULTAN ..İSKENDER PALA
30.FLORANSA BÜYÜCÜSÜ..S.RUSHDIE
31.TARİHİMİZLE YÜZLEŞMEK..EMRE KONGAR
32.PARİS'TE BİR OSM.SEFİRİ..ŞEVKET RADO
33.TARİHİN SAKLANAN YÜZÜ..ÇETİN ALTAN
34.OSM.İMP.'DA SON 300 YIL..ALAIN PALMER
35.KONSTANTİNİYYE..PHİLİP MANSELL
36.TÜRKİYE'NİN SİYASİ İNTİHARI..CENGİZ ÖZAKINCI
37.BU VATAN BÖYLE KURTULDU..EROL MÜTERCİMLER
38.16.YÜZYILDA İSTANBUL..METİN AND
39. ERKEN MODERN OSMANLILAR.. VIRGINIA H. AKSAN-DANIEL GOFFMAN
40."POPÜLER TARİH" VE "NTV TARİH " DERGİLERİ
41.İKİNCİ ADAM..Ş.SÜREYYA AYDEMİR
42.HAYAT..AYŞE KULİN
43.DEVRİM VE DEMOKRASİ..NUMAN ESİN
44.BİR NUMARALI TANIK..KURTUL ALTUĞ
45.İHTİLALİN MANTIĞI..Ş.S.AYDEMİR
46.KUTSAL İSYAN...HASAN İZZETTİN DİNAMO
47.KUTSAL BARIŞ...HASAN İZZETTİN DİNAMO
48.ÇÖL KRALİÇESİ...JANET WALLACH
49.YÖNETMENLER,FİLMLER,ÜLKELER..A.DORSAY
50.AY HIRSIZI...SUNAY AKIN
51.ONLAR HEP ORADAYDI...SUNAY AKIN
52.KULE CANBAZI...SUNAY AKIN
53.LÜZUMSUZ BİLGİLER ANSİKLOPEDİSİ..TAMER KORUGAN
54.PRENS..NİCCOLO MACHİAVELLİ
55.İSTANBUL'DA BİR ZÜRAFA..SUNAY AKIN
56.KIZ KULESİNDEKİ KIZILDERİLİ..S.AKIN
57.AH BEYOĞLU,VAH BEYOĞLU..SALAH BİRSEL
58.İSTANBUL-PARİS..SALAH BİRSEL
59.YAVUZ'UN KÜPESİ..ERHAN AFYONCU
60.OSMANLI PADİŞAHLARININ HAYAT HİKAYELERİ...YILMAZ ÖZTUNA
61.BİZİM DİPLOMATLAR..BİLAL N.ŞİMŞİR
62.KİM VAR İMİŞ BİZ BURADA YOĞ İKEN..CEMAL KAFADAR
63.RÜZGARIN GÖLGESİ..CARLOS RUIZ ZAFON
64.MELEĞİN OYUNU..CARLOS RUIZ ZAFON
65.ORTA DOĞU..TAYYAR ARI
66.ABD-ORTA DOĞU-TÜRKİYE..HALUK GERGER
67.ORTA DOĞU.. BERNARD LEWIS
68.ON BİR CUMHURBAŞKANI ON BİR ÖYKÜ.. CÜNEYT ARCAYÜREK
69.ÖFKELİ YILLAR...ALTAN ÖYMEN
70.ATATÜRK'TEN SONRA BUGÜNLERE NASIL GELDİK ?..CÜNEYT ARCAYÜREK
71.ÇANKAYA...CÜNEYT ARCAYÜREK
72.DEMOKRASİNİN İLK YILLARI..C.ARCAYÜREK
73.YENİ İKTİDAR,YENİ DÖNEM..C.ARCAYÜREK
74.BİR İKTİDAR,BİR İHTİLAL..C.ARCAYÜREK
75.NEREDEYSE BİR BALİNA..STEVE JONES
76.MOSSAD GİZLİ TARİHİ...GORDON THOMAS
77.BARIŞA SON VEREN BARIŞ...DAVID FROMKIN
78.SULARIN GETİRDİĞİ PADİŞAH..CAHİT ÜLKÜ
79.TANK SESİYLE UYANMAK..HASAN CEMAL
80.BİR MANİNİZ YOKSA.. ...AYFER TUNÇ
81.ALATURKAFRANKA..ERCAN ÇİTLİOĞLU
82.SUÇUMUZ MÜKEMMEL OLMAK..S.DUMAN
83.DARBE...STEPHEN KINZER
84.ÖZAL HİKAYESİ..HASAN CEMAL
85.TURGUT NEREDEN KOŞUYOR ? ..E.ÇÖLAŞAN
86.YEDİ TEPE ANADOLU...ALİ CANİP OLGUNLU
87."K", "DERBEDER BİR KAHİN"...CANSU YILMAZÇELİK
88.LATİFE HANIM...İPEK ÇALIŞLAR
89."K",YIKIK BİR SARAYDIR DÜNYA..PERİHAN ÖZCAN
90.BEYAZ PERDEDE KIRMIZI FİLMLER.. ATİLLA DORSAY
91.TEK ADAM..Ş.SÜREYYA AYDEMİR
92.DAHİLER VE AŞKLARI...ÖZCAN ERDOĞAN
93.HAYATIM KİTAP..YAŞAR AKSOY
94.BOĞAZİÇİ ŞINGIR MINGIR..SALAH BİRSEL
95.BİR EKONOMİK TETİKÇİNİN İTİRAFLARI...JOHN PERKİNS
96.CUMHURİYET TARİHİ YALANLARI 1. VE 2. CİLT...SİNAN MEYDAN
97. KOMPLO TEORİLERİ..EROL MÜTERCİMLER
98.ÖNCE KADINLAR VE ÇOCUKLAR..SUNAY AKIN
99.BİR ÇİFT AYAKKABI..SUNAY AKIN
100. BENİM CUMHURİYET'İM..EMİNE UŞAKLIGİL
101.DARAĞACINDA ÜÇ FİDAN..NİHAT BEHRAM
102.NEREYE..CAN DÜNDAR
103.İSTANBUL'DAN SAYFALAR..İLBER ORTAYLI
104.BİZİM İZMİRİMİZ..MELİH GÜRSOY
105.GİZLENEN TARİH..BRİAN HAUGHTON
106.BERGAMA DÜŞLERİMİN ŞEHRİ,İZMİR SEVDAM..SELAHATTİN TURAL
107.GÖLGEDEKİLER..CAN DÜNDAR
108.KIRMIZI BİSİKLET..CAN DÜNDAR
109.YAKAMDAKİ YÜZLER..CAN DÜNDAR
110.GEÇMİŞ AYRINTIDA SAKLIDIR..CEMİL KOÇAK