Sayfalar

733 ) SULTAN AZİZ DEVRİNDE TEDAVİ...

    


"Mısır Çarşısı'na gidersin, Ketenciler kapısından girince sol kolda bir, iki, üç.. dördüncü dükkan. Üzerinde kocaman bir püskül asılıdır ; adına bundan ötürü 'Püsküllü dükkan' derler ; yanındakine de "Gemili dükkan' denir ; dikkat et, gemi asılı olan değil, berideki.. 5 dirhem 'erkek kasnı', 20 paralık 'şeytan tersi', bir tutam 'hılhıt', azıcık da 'ödülkahr' alırsın ; eve döner, hepsini taş havanda iyice döversin. Sonra bir pul şişeye koyar, ağzına kadar zeytinyağı doldurur, güneşe asarsın ; geceleri içeriye almalı. Yedinci günü turuncu bir renk bağlar. Sabah kahvene on damla koyup içmeye başladın mı, Allah'ın izniyle, haftasına bir şeyciğin kalmaz !.."



Bu devirde ilaçlar böyle tarif edilir, böyle alınır, böyle yapılır, hastalıklar böyle geçirilirdi..
Mısır Çarşısı, eczane ve ecza deposuydu ve halk, okuma yazma bilmediğinden dükkanların üzerinde levha değil, birer "alameti farika" bulunurdu. Ecza isimlerinin hoşluğuna ve tuhaflığına dikkat ediniz : Şeytan tersi, hılhıt, ödülkahr, erkek kasnı.. Hatırıma şunlar da geliyor : Karahalile, kısacık mahmud, sarısabır, dalifilfil, karaburun, havlican, mercanköşk, mahlep, asılbent, sinameki, dişi kasnı, şeytan sidiği, kırmız, sarı ve kırmızı kantron...
O dükkanlar birtakım "tertip"ler de satarlardı : "Acı-mahbup" gibi.. 
Sonra her dükkanın şöhret kazanmış, formülü ve sırları kendilerinde saklı tertipleri de vardı !.. Birtakım sular da vardı : Nane, kekik, çiçek, pülüskül, kabakotu suları..
Tedavi, daha ziyade bitkisel idi : Hatmi, mürver, ıhlamur, çay, menekşe, boru çiçeği, hindistancevizi, safran, taflan, mısır püskülü, kiraz sapı, söğüt yaprağı, turunç kabuğu, meyan ve ayrık kökü, çitlenbik dalı vesaire nevinden..
İlaçlar için kullanılan ölçüler acayipti : Bir tutam, bir çentik, bıçak ucu, yüksük, fincan, fiske, kaşık sapının tersi, bir çimdik, topluiğne başı kadar.. Ve sulfato denilen "kinin" ölçüsü büsbütün garipti : Buğday..
Aktarlarda çoğu ilaç bulunurdu, ama Mısır Çarşısı'na rağbet malın tazesini almak içindi. Ayrıca, şimdi ortadan kalkmış bir sanat, o zaman pek revaçta idi : Kökçülük.. Kökçüler, tedavide kullanılan bitki çeşitlerini satarlardı..
Birtakım hastalıklara karşı akla gelmedik hayvanların etinden büyük özellikler beklenirdi. Mesela kirpi ve kaplumbağa etleri.. Çıban, ur ve yaralara da güvercin palazını ortasından yarıp sıcak sıcak ve kanlı kanlı yapıştırmak gibi usuller rağbet görürdü. Yine sıcak olmak şartıyla öküz tezeği ve kesiğe karşı örümcek ağı, yani tetanos mikrobunun yuvaları !..



İğrenç ve anlamsız tedavilerden biri de sarılığa ilaç diye adama kendi idrarından içirmek ! Ama bu fark ettirilmeden yapılırdı ; faraza bir odada bulunanların hepsine, ayrı ayrı bardaklarda veya kupa denilen madeni kaplarda şerbet ikram edilirdi : Yalnız hastanınkine, önceden bilinen nesneden ustalıkla ve gizlice tedarik edilip bir miktar karıştırılmışı verilirdi. İçim bitti mi, huzurundan biri manalı manalı gülerek : 
"Afiyetler olsun, geçmiş olsun !", "Oldu da bitti maşallah !" gibisinden bir şey söyler ; gülüşürler ve sırrı açığa vururlardı. Bu açıklama, tedavinin şartıdır ; hastada bir heyecanlanma uyandırmak gerekir ; güya o heyecanla oluşacak tepki, illetin geçmesinde başlıca etkendir !..
Tesirine şiddetle inanılan asıl tedavi, manevisidir ; "Nefes" yani bir şeyhe, hocaya, ocaktan yetişmişe ve izinlisine okunmak. Buna hem maddi, hem manevi ilaç olarak maalesef tükürüğü de eklemek gerekir ! Bir de "yazı" vardı, ama yalnızca kağıda yazılmışı, bildiğiniz muska değil ; mesela yüzdeki bir şişin üzerine hoca bezir isi mürekkebiyle ve kamış kalemiyle kargacık burgacık birtakım harfler, işaretler yazar, çizgiler, çemberler resmederdi. Hasta, canlı bir reklam gibi, yüzünü yıkamadan ve örtmeden, günlerce bu suratla her yerde gezer, tozar, soranlara o yüz hattatını överek devamlı salık verirdi.. ("Salık vermek" deyimi gittikçe unutulmaktadır ; aslı salmaktan "salık" vermektir ; adresini bildirmek anlamına gelirdi.)
Yukarıda bir "ocaktan yetişmiş" kelimesi geçti ; bu, nefes eden, okuyan, tütsüden, tespihten geçiren, çukurdan atlatan, tasa baktıran, tükürük süren, muska yazan, ayağının altında çiğneyen güruhun dededen, babadan kalma, irsi hakkına işaret eder. Bir de "izin" vardır ki o işi yapanın bir başkasına aynı yetki ve şifa kudretini vermesi demektir..



Bu devirde doktor, operatör, dişçi, eczane nerededir, ne durumdadır ?..
"Doktor", eczane gibi devede kulak !.. Ve tuhafı rağbette değil !.. Hekimlik, o zaman, Yahudilerle Levantenlerin elinden henüz Ermenilere, Rumlara ve biraz da Türklere geçiyor. Meşhurları dördü, beşi bulmaz. Operatör hiç yoktur ; sadece cerrahlar mevcut. Cerrahlar mektepten yetişmez, alaylı ve cahildirler, yaraları pamuk ipliğinden fitille işletirler, cımbızla çürük etleri ve kemik kırıntılarını çekerler, kurşunu çıkartırlar. Fakat kullandıkları aletler, eller, bezler, yakılar, lapalar, tozlar ve merhemler, tabii ki, ne etüvden geçmiş, ne de antiseptik eriyiğe batırılmıştır. Neşter, makas, cımbız, maşa, testere vesaire dülger ve doğramacı edevatından, yakılarla tülbentler ise paçavradan farksızdır..
Çıkıkçılık hepsinden ileride bir sanattır : Cidden usta, uzman çıkıkçılar mevcuttur, ekseriya, babadan oğula, hatta karıya, kıza geçen bu meslek "ocak" sınıfına girer, aile işidir. Ücret de belirli değildir. "Ocak" gereği ne verilirse alır, sesini çıkaramazsın. Tarife, gönülden kopandır..
Dişçilik berberlerin tekelinde !.. Berber dükkanlarının kapısına yalnız tıraş leğeni değil, dizi dizi insan dişleri de asılır : "Burada diş çekilir" manasına.. Paslı bir kerpeten bu işi pekala görür. Müşteri, diş çekildikten sonra ağızdan taşan kanı, dükkanın önünde sokağa tükürür ve sokak, yaya kaldırımlı olmadığı için toprak bunu güzelce emer..
Berberlerin bir sanatı da sülük satmak ve sülük yapıştırmaktır. Dükkan kapısında diş dizisini görür ; içeride aynanın önünde kavanozda vıcırdayan sülük sürüsünü seyredersiniz. Lakin, görenek ve alışkanlık bu, ne iğrenir, ne de ürkersiniz !..     

1 yorum:

İBRAHİM KARAER dedi ki...

Anlatım gerçek ve güzel. Son bölüme bende anımsadığım bir ilave yapayım. Berberlerin çoğunun dükkanı olmaz, bunlar bir kahvehanede iş yaparlardı. Anlatıldığı gibi dişçilik (Özellikle çekim) işi de bunlarda idi. Diş ağrısına verdikleri ilaçlar: Öncelikle rakılı pamuk konulması, nane ve kekik suyu karışımı, ve sonraları çıkan "Dişinol" sıvısının verilmesi idi. Esas 3. Meslekleri ise SÜNNENÇİLİKTİ.

Hürriyet

KAYNAK OLARAK KULLANDIĞIM KİTAPLAR..
-------------------------------------------------------
1.DEVLET-İ ALİYYE.I...HALİL İNALCIK 2.OSMANLILAR..HALİL İNALCIK
3.İMP.'UN EN UZUN YÜZYILI..İLBER ORTAYLI
4.SON İMP. OSMANLI..İLBER ORTAYLI
5.TARİHİN IŞIĞINDA..İLBER ORTAYLI
6.OSM. TOPLUMUNDA AİLE..İLBER ORTAYLI
7.OSM.'YI YENİDEN KEŞFETMEK..İ.ORTAYLI
8.BATILILAŞMA YOLUNDA..İLBER ORTAYLI
9.OSMANLI TARİHİ..A.DE LAMARTINE
10.OSMANLI..CAROLİNE FİNKEL
11.OSM.İMP.TARİHİ..NICOLEA JORGA
12,BÜYÜK TÜRK..NICOLEA JORGA
13.YENİLMEZ TÜRK...NICOLEA JORGA
14.TÜRKİYE TARİHİ..ED.SİNA AKŞİN
15.OSM.DÜNYASI VE İNSANLARI..GÜLGÜN ÜÇEL
16.OSMANLI ORDUSU..GÜLGÜN ÜÇEL-AYBET
17,BU MÜLKÜN SULTANLARI..NECDET SAKAOĞLU 18.YENİÇERİLER..REŞAT EKREM KOÇU
19.SON PADİŞAH..YILMAZ ÇETİNER
20.SORULARLA OSM. ..ERHAN AFYONCU
21. SOKOLLU ...RADOVAN SAMARCIC
22. OSM.İMP.TARİHİ...A.CEVDET PAŞA
23. OSM.GERÇEĞİ..ERDOĞAN AYDIN
24. FATİH VE FETİH..ERDOĞAN AYDIN
25.KADINLAR SALTANATI..A.REFİK ALTINAY
26.DOĞU'YA BAKIŞ..GERALD MACLEAN
27.AT SIRTINDA ANADOLU..FREDERIC BURNABY
28.ABDÜLMECİD..HIFZI TOPUZ
29.ŞAH SULTAN ..İSKENDER PALA
30.FLORANSA BÜYÜCÜSÜ..S.RUSHDIE
31.TARİHİMİZLE YÜZLEŞMEK..EMRE KONGAR
32.PARİS'TE BİR OSM.SEFİRİ..ŞEVKET RADO
33.TARİHİN SAKLANAN YÜZÜ..ÇETİN ALTAN
34.OSM.İMP.'DA SON 300 YIL..ALAIN PALMER
35.KONSTANTİNİYYE..PHİLİP MANSELL
36.TÜRKİYE'NİN SİYASİ İNTİHARI..CENGİZ ÖZAKINCI
37.BU VATAN BÖYLE KURTULDU..EROL MÜTERCİMLER
38.16.YÜZYILDA İSTANBUL..METİN AND
39. ERKEN MODERN OSMANLILAR.. VIRGINIA H. AKSAN-DANIEL GOFFMAN
40."POPÜLER TARİH" VE "NTV TARİH " DERGİLERİ
41.İKİNCİ ADAM..Ş.SÜREYYA AYDEMİR
42.HAYAT..AYŞE KULİN
43.DEVRİM VE DEMOKRASİ..NUMAN ESİN
44.BİR NUMARALI TANIK..KURTUL ALTUĞ
45.İHTİLALİN MANTIĞI..Ş.S.AYDEMİR
46.KUTSAL İSYAN...HASAN İZZETTİN DİNAMO
47.KUTSAL BARIŞ...HASAN İZZETTİN DİNAMO
48.ÇÖL KRALİÇESİ...JANET WALLACH
49.YÖNETMENLER,FİLMLER,ÜLKELER..A.DORSAY
50.AY HIRSIZI...SUNAY AKIN
51.ONLAR HEP ORADAYDI...SUNAY AKIN
52.KULE CANBAZI...SUNAY AKIN
53.LÜZUMSUZ BİLGİLER ANSİKLOPEDİSİ..TAMER KORUGAN
54.PRENS..NİCCOLO MACHİAVELLİ
55.İSTANBUL'DA BİR ZÜRAFA..SUNAY AKIN
56.KIZ KULESİNDEKİ KIZILDERİLİ..S.AKIN
57.AH BEYOĞLU,VAH BEYOĞLU..SALAH BİRSEL
58.İSTANBUL-PARİS..SALAH BİRSEL
59.YAVUZ'UN KÜPESİ..ERHAN AFYONCU
60.OSMANLI PADİŞAHLARININ HAYAT HİKAYELERİ...YILMAZ ÖZTUNA
61.BİZİM DİPLOMATLAR..BİLAL N.ŞİMŞİR
62.KİM VAR İMİŞ BİZ BURADA YOĞ İKEN..CEMAL KAFADAR
63.RÜZGARIN GÖLGESİ..CARLOS RUIZ ZAFON
64.MELEĞİN OYUNU..CARLOS RUIZ ZAFON
65.ORTA DOĞU..TAYYAR ARI
66.ABD-ORTA DOĞU-TÜRKİYE..HALUK GERGER
67.ORTA DOĞU.. BERNARD LEWIS
68.ON BİR CUMHURBAŞKANI ON BİR ÖYKÜ.. CÜNEYT ARCAYÜREK
69.ÖFKELİ YILLAR...ALTAN ÖYMEN
70.ATATÜRK'TEN SONRA BUGÜNLERE NASIL GELDİK ?..CÜNEYT ARCAYÜREK
71.ÇANKAYA...CÜNEYT ARCAYÜREK
72.DEMOKRASİNİN İLK YILLARI..C.ARCAYÜREK
73.YENİ İKTİDAR,YENİ DÖNEM..C.ARCAYÜREK
74.BİR İKTİDAR,BİR İHTİLAL..C.ARCAYÜREK
75.NEREDEYSE BİR BALİNA..STEVE JONES
76.MOSSAD GİZLİ TARİHİ...GORDON THOMAS
77.BARIŞA SON VEREN BARIŞ...DAVID FROMKIN
78.SULARIN GETİRDİĞİ PADİŞAH..CAHİT ÜLKÜ
79.TANK SESİYLE UYANMAK..HASAN CEMAL
80.BİR MANİNİZ YOKSA.. ...AYFER TUNÇ
81.ALATURKAFRANKA..ERCAN ÇİTLİOĞLU
82.SUÇUMUZ MÜKEMMEL OLMAK..S.DUMAN
83.DARBE...STEPHEN KINZER
84.ÖZAL HİKAYESİ..HASAN CEMAL
85.TURGUT NEREDEN KOŞUYOR ? ..E.ÇÖLAŞAN
86.YEDİ TEPE ANADOLU...ALİ CANİP OLGUNLU
87."K", "DERBEDER BİR KAHİN"...CANSU YILMAZÇELİK
88.LATİFE HANIM...İPEK ÇALIŞLAR
89."K",YIKIK BİR SARAYDIR DÜNYA..PERİHAN ÖZCAN
90.BEYAZ PERDEDE KIRMIZI FİLMLER.. ATİLLA DORSAY
91.TEK ADAM..Ş.SÜREYYA AYDEMİR
92.DAHİLER VE AŞKLARI...ÖZCAN ERDOĞAN
93.HAYATIM KİTAP..YAŞAR AKSOY
94.BOĞAZİÇİ ŞINGIR MINGIR..SALAH BİRSEL
95.BİR EKONOMİK TETİKÇİNİN İTİRAFLARI...JOHN PERKİNS
96.CUMHURİYET TARİHİ YALANLARI 1. VE 2. CİLT...SİNAN MEYDAN
97. KOMPLO TEORİLERİ..EROL MÜTERCİMLER
98.ÖNCE KADINLAR VE ÇOCUKLAR..SUNAY AKIN
99.BİR ÇİFT AYAKKABI..SUNAY AKIN
100. BENİM CUMHURİYET'İM..EMİNE UŞAKLIGİL
101.DARAĞACINDA ÜÇ FİDAN..NİHAT BEHRAM
102.NEREYE..CAN DÜNDAR
103.İSTANBUL'DAN SAYFALAR..İLBER ORTAYLI
104.BİZİM İZMİRİMİZ..MELİH GÜRSOY
105.GİZLENEN TARİH..BRİAN HAUGHTON
106.BERGAMA DÜŞLERİMİN ŞEHRİ,İZMİR SEVDAM..SELAHATTİN TURAL
107.GÖLGEDEKİLER..CAN DÜNDAR
108.KIRMIZI BİSİKLET..CAN DÜNDAR
109.YAKAMDAKİ YÜZLER..CAN DÜNDAR
110.GEÇMİŞ AYRINTIDA SAKLIDIR..CEMİL KOÇAK