Sayfalar

427 ) ENVER PAŞA "DOĞU"DA ŞANS ARIYOR !..

    

   1 Eylül 1920'de başlayan Şark Milletleri Kurultayı günlerinde Bakü, Ortaçağ Asya'sındaki büyük şehirlerden birinin alacalı görünüşünü yaşıyordu. Araplar, Hintliler, İranlılar, Afganlılar, Moğollar, Özbekler, Kırgızlar, İran Kürtleri ve daha nice kavimlerden, milletlerden insanlar..
   Hepsi de kendi kıyafetlerini taşıyorlardı. Hepsinin de boynunda, belinde kılıçlar, hançerler, tabancalar, kamalar vardı. Agelli, sarıklı, kavuklu, kalpaklı insanlar Bakü sokaklarını dolduruyorlardı..
   Kurultay bir tiyatro salonunda toplanmıştı. Sahnede her milletten seçilen divan üyelerinin ortasında Zinovyef yer aldı. O zamanki Komintern'in, yani Dünya İhtilal Teşkilatı'nın da başkanı olan bir Yahudi idi. Fakat bir ihtilalciden çok bir artiste benziyordu. Gene Yahudi asıllı bir ihtilalci yazar olan Radek, daima onun yanındaydı. Arkasında Belakun vardı. Genç bir Macar ihtilalcisiydi. Az zaman önce Macaristan'da hapishaneden alınıp, Macar diktatörlüğü tahtına bir kan ayini içinde geçmişti. Fakat Romanyalılar Peşte'yi işgal edince rüya sona erdi ve şimdi bu genç Macar Yahudisinin arkasında bıraktığı kanlı iz, Tuna'dan, Karpatlar'a kadar uzanıp gidiyordu..
   Sonra Pavloviç geliyordu. Yahudi bir Rus dil bilimcisiydi. Azerbaycanlı Abilof, Türkistanlı Feyzullah Hoca, Ikramof, Dr.Neriman Nerimanof ise ikinci planda isimlerle kadro tamamlanıyordu..
   Bu gibi toplantıların baş hatibi Pavloviç'ti :

"Şark milletlerinin bir kısmının, hatta meramlarını yazı ile ifade edecek alfabeleri bile yoktur. Yazı dilleri mevcut değildir. Alfabesi olanların da bir kısmında yazı, ancak din kitaplarını, duaları yazmak için kullanılır. Şark memleketlerinde üniversite, kütüphane, tiyatro, hatta gazete yok demektir. İşte bizce milli mesele, her şeyden önce, ulusların, boyların, uyrukların kendi yazılarına, kendi dillerine kavuşmalarıdır. Milli kültür böyle çiçeklenecektir !.. Adları sayılamayacak kadar çok milletler, kendi öz kültürlerini böyle meydana çıkaracaklardır. Sonra bunların üstüne enternasyonal kültür kanat gerecektir.." 

   O güne kadar pek adı anılmayan ve Pavloviç'in deyimi ile, zalim kapitalistler ile, gaddar büyük Rus şovenistleri ve "Alman istilacıların emri altında çalışan hayalperest Turancılar"ın pençeleri altında ezilen şu küçük milli, yahut etnik cemaatler, şimdi artık itibar kazanıyorlardı.
   Şevket Süreyya Aydemir, "Suyu Arayan Adam" adlı kitabında şöyle diyor : "Biz, Akdeniz'den Sarıdeniz'e kadar uzanan ve rivayete göre, sayısı yetmiş milyonu aşan insanları hep Türk biliyorduk. Hatta bir düşünüşe göre, bir dil, bir dilek, bir kültür altında birleşecek bu insanların vatanının adı Turan olacaktı. Halbuki Pavloviç'e göre, böyle bir topluluk yoktu. Böyle bir dil de mevcut değildi. Ona göre Turan, fikri bir emperyalizmdi ki, arkasında Alman Genelkurmayı gizliydi. Ve gene Pavloviç'in dediğine göre, bunun, eski Rus şovenizminden bir farkı yoktu.."

   Enver Paşa'nın bir gün, kurultay salonunun bir locasında görünüşü, Doğulu delegeler arasında kaynaşmaya sebep oldu. Paşanın şöhreti Müslüman Doğu'da bir masal, bir efsane halindeydi.. Fakat bu kurultayı düzenleyenlerce, onun burada galiba sadece görünmesi veya şöylece bir gösterilmesi istenmişti ki, ona başkanlık sahnesinde yer verilmemişti. Göründüğü locaya şöylece ve çekinerek sokuldu. Bir köşeye sindi. Bu ise onun aleyhine oldu ve tılsımını bozdu.. Çünkü Doğulunun gözünde "sahip", yahut "hüdavend", ancak tapılacak yerde olduğu, hükmünü yürütebildiği zaman bir güçtür. Put yere düştüğü gün, bütün sihrini kaybeder.. 
   Enver Paşa için de öyle oldu. Onu ilk görüşlerinde sarsılanlar, biraz vakit geçip de, kahramanlarını ihmal edilmiş, yahut da bütün diğer insanlardan biri gibi görünce yadırgamaya başladılar. Bunun için Enver Paşa da gittikçe daha çekingen, hatta daha şaşırmış bir hal aldı. Yüzü sakin olmaktan ziyade somurtkandı. Hele İstanbul'dan gelen ve kendilerini komünist sayan Türkiyeli bir grup onun kongreye delege değil, halk mahkemesi karşısına suçlu olarak çıkarılması lazım geldiğini kongre başkanına kuvvetlice bir ifadeyle hatırlatınca Enver Paşa büsbütün kendi haline terk edilmiş oldu. Kendisine kürsüde konuşması için söz verilmedikten başka hazırladığı nutku, kendisinin okumasına da meydan bırakılmadı. Kürsüye gelen ve komünist sayılan, fakat bir süre sonra karışık bir adam olduğu kanlı bir olayla meydana çıkacak olan biri, elinde tuttuğu bir kağıdı, sanki ona dokunmak istemiyormuş gibi, delegelere doğru uzattı : "Başkanlığa verilen bu yazıyı okuyordum.." diyerek, yarı asık, yarı alaylı bir edayla Enver Paşa'nın tebliğini okudu. Tebliğ okunduğu zaman salonda, alkışlamakla alkışlamamak arasında kararsız bir hava esti. El çırpanlarla el çırpmayanlar birbirlerine baktılar. Sağda solda beliren yarı ürkek alkışlar duraladı, söndü. Sonra salonu soğuk bir hava kapladı. Fakat başkan birden başka bir konuya geçip, sahneye yeni figüranlar sürünce, kalabalık geçen olayı unuttu gitti..
   Enver Paşa'nın tebliği, tebliğ olmaktan ziyade yersiz, gereksiz bir şeydi. Yıkılmış, kararsız bir adamın, kendisine o kadar yabancı bir yerde, hazin ve acınacak bir ifadesiydi. Bu okunan şeyleri, hiç şüphesiz kendisi yazmamıştı. Onu yazanlar da, ya bütün olan biten şeylere karşı anlayışsız, yahut da basit, avare insanlardı. "Batı'nın militarist ve emperyalist devletlerine karşı, Doğu'nun mazlum milletlerinin isyanından", "Fakir ve çile çeken köylülerin haklarından, hükümranlıklarından", bahseden satırların arkasında, Anadolu'nun mağara köyleri, Sarıkamış Dağlarında, Galiçya'da, Arap içinde kaybolan yüz binlerce insanların iskeletleri, dalga dalga ayaklanıyor, homurdanıyor gibiydi.. Bir nevi af dileyişi, bir nevi hizmet arz edişi de anlamsız ve samimiyetsizdi.. 
   Evet, bu yersiz bir sahneye çıkıştı ve büsbütün onun aleyhine oldu...
   Kongre o gün bitmişti. Delegeler dağılacaktı. Zinovyef, Komintern kurmayını toplayarak o gün Moskova'ya dönecekti. Enver Paşa'ya hiç değilse bir haber iletmesi lazımdı. Onu buraya getiren oydu. Buraya getirmeden önce Moskova'da iyi misafir etmişlerdi. Moskova Çayı kenarında eski bir konakta barındırılmıştı. Ziyaretine, Bolşevik ihtilalinin ünlü liderleri geliyordu. Belki de güzel planlar konuşulmuş, düşünülmüştü. Anadolu mu olur, İran mı olur, yoksa Afganistan üzerinden Hindistan mı olur, Asya'da her yönde hesapsız yollar vardı !.. 
   Halbuki, Zinovyef'in hareket saati yaklaştığı halde, şimdi Enver Paşa'ya, kendisi için bir haber gelmiyordu. Hava sinirliydi.. O sırada Cemal Azmi Bey (İttihat ve Terakki'nin ileri gelenlerinden ve İstanbul Polis Müdürü idi. Savaştan sonra iltica ettikleri Almanya'da Ermeniler tarafından öldürüldü)
içeri girdi. Çarşıda, pazarda ne yapıp yapmış, bir miktar sigara tedarik edebilmişti, fakat şu lanet Moskova yolculuğundan hiçbir haber getirmemişti !.
   O sıralarda 42 yaşında olan Enver Paşa'nın bu yolculuğu hesapsız seçtiği kesindi. Artık girdiği yoldan çıkabilmesi bir mucizeye bağlıydı. 
   Aydemir, kitabında şöyle yazıyor  : "Kaderin bizleri ittiği yollar üstünde Enver paşa, o gün belki de hepimizden daha yalnızdı.."                 
  


Hiç yorum yok:

Hürriyet

KAYNAK OLARAK KULLANDIĞIM KİTAPLAR..
-------------------------------------------------------
1.DEVLET-İ ALİYYE.I...HALİL İNALCIK 2.OSMANLILAR..HALİL İNALCIK
3.İMP.'UN EN UZUN YÜZYILI..İLBER ORTAYLI
4.SON İMP. OSMANLI..İLBER ORTAYLI
5.TARİHİN IŞIĞINDA..İLBER ORTAYLI
6.OSM. TOPLUMUNDA AİLE..İLBER ORTAYLI
7.OSM.'YI YENİDEN KEŞFETMEK..İ.ORTAYLI
8.BATILILAŞMA YOLUNDA..İLBER ORTAYLI
9.OSMANLI TARİHİ..A.DE LAMARTINE
10.OSMANLI..CAROLİNE FİNKEL
11.OSM.İMP.TARİHİ..NICOLEA JORGA
12,BÜYÜK TÜRK..NICOLEA JORGA
13.YENİLMEZ TÜRK...NICOLEA JORGA
14.TÜRKİYE TARİHİ..ED.SİNA AKŞİN
15.OSM.DÜNYASI VE İNSANLARI..GÜLGÜN ÜÇEL
16.OSMANLI ORDUSU..GÜLGÜN ÜÇEL-AYBET
17,BU MÜLKÜN SULTANLARI..NECDET SAKAOĞLU 18.YENİÇERİLER..REŞAT EKREM KOÇU
19.SON PADİŞAH..YILMAZ ÇETİNER
20.SORULARLA OSM. ..ERHAN AFYONCU
21. SOKOLLU ...RADOVAN SAMARCIC
22. OSM.İMP.TARİHİ...A.CEVDET PAŞA
23. OSM.GERÇEĞİ..ERDOĞAN AYDIN
24. FATİH VE FETİH..ERDOĞAN AYDIN
25.KADINLAR SALTANATI..A.REFİK ALTINAY
26.DOĞU'YA BAKIŞ..GERALD MACLEAN
27.AT SIRTINDA ANADOLU..FREDERIC BURNABY
28.ABDÜLMECİD..HIFZI TOPUZ
29.ŞAH SULTAN ..İSKENDER PALA
30.FLORANSA BÜYÜCÜSÜ..S.RUSHDIE
31.TARİHİMİZLE YÜZLEŞMEK..EMRE KONGAR
32.PARİS'TE BİR OSM.SEFİRİ..ŞEVKET RADO
33.TARİHİN SAKLANAN YÜZÜ..ÇETİN ALTAN
34.OSM.İMP.'DA SON 300 YIL..ALAIN PALMER
35.KONSTANTİNİYYE..PHİLİP MANSELL
36.TÜRKİYE'NİN SİYASİ İNTİHARI..CENGİZ ÖZAKINCI
37.BU VATAN BÖYLE KURTULDU..EROL MÜTERCİMLER
38.16.YÜZYILDA İSTANBUL..METİN AND
39. ERKEN MODERN OSMANLILAR.. VIRGINIA H. AKSAN-DANIEL GOFFMAN
40."POPÜLER TARİH" VE "NTV TARİH " DERGİLERİ
41.İKİNCİ ADAM..Ş.SÜREYYA AYDEMİR
42.HAYAT..AYŞE KULİN
43.DEVRİM VE DEMOKRASİ..NUMAN ESİN
44.BİR NUMARALI TANIK..KURTUL ALTUĞ
45.İHTİLALİN MANTIĞI..Ş.S.AYDEMİR
46.KUTSAL İSYAN...HASAN İZZETTİN DİNAMO
47.KUTSAL BARIŞ...HASAN İZZETTİN DİNAMO
48.ÇÖL KRALİÇESİ...JANET WALLACH
49.YÖNETMENLER,FİLMLER,ÜLKELER..A.DORSAY
50.AY HIRSIZI...SUNAY AKIN
51.ONLAR HEP ORADAYDI...SUNAY AKIN
52.KULE CANBAZI...SUNAY AKIN
53.LÜZUMSUZ BİLGİLER ANSİKLOPEDİSİ..TAMER KORUGAN
54.PRENS..NİCCOLO MACHİAVELLİ
55.İSTANBUL'DA BİR ZÜRAFA..SUNAY AKIN
56.KIZ KULESİNDEKİ KIZILDERİLİ..S.AKIN
57.AH BEYOĞLU,VAH BEYOĞLU..SALAH BİRSEL
58.İSTANBUL-PARİS..SALAH BİRSEL
59.YAVUZ'UN KÜPESİ..ERHAN AFYONCU
60.OSMANLI PADİŞAHLARININ HAYAT HİKAYELERİ...YILMAZ ÖZTUNA
61.BİZİM DİPLOMATLAR..BİLAL N.ŞİMŞİR
62.KİM VAR İMİŞ BİZ BURADA YOĞ İKEN..CEMAL KAFADAR
63.RÜZGARIN GÖLGESİ..CARLOS RUIZ ZAFON
64.MELEĞİN OYUNU..CARLOS RUIZ ZAFON
65.ORTA DOĞU..TAYYAR ARI
66.ABD-ORTA DOĞU-TÜRKİYE..HALUK GERGER
67.ORTA DOĞU.. BERNARD LEWIS
68.ON BİR CUMHURBAŞKANI ON BİR ÖYKÜ.. CÜNEYT ARCAYÜREK
69.ÖFKELİ YILLAR...ALTAN ÖYMEN
70.ATATÜRK'TEN SONRA BUGÜNLERE NASIL GELDİK ?..CÜNEYT ARCAYÜREK
71.ÇANKAYA...CÜNEYT ARCAYÜREK
72.DEMOKRASİNİN İLK YILLARI..C.ARCAYÜREK
73.YENİ İKTİDAR,YENİ DÖNEM..C.ARCAYÜREK
74.BİR İKTİDAR,BİR İHTİLAL..C.ARCAYÜREK
75.NEREDEYSE BİR BALİNA..STEVE JONES
76.MOSSAD GİZLİ TARİHİ...GORDON THOMAS
77.BARIŞA SON VEREN BARIŞ...DAVID FROMKIN
78.SULARIN GETİRDİĞİ PADİŞAH..CAHİT ÜLKÜ
79.TANK SESİYLE UYANMAK..HASAN CEMAL
80.BİR MANİNİZ YOKSA.. ...AYFER TUNÇ
81.ALATURKAFRANKA..ERCAN ÇİTLİOĞLU
82.SUÇUMUZ MÜKEMMEL OLMAK..S.DUMAN
83.DARBE...STEPHEN KINZER
84.ÖZAL HİKAYESİ..HASAN CEMAL
85.TURGUT NEREDEN KOŞUYOR ? ..E.ÇÖLAŞAN
86.YEDİ TEPE ANADOLU...ALİ CANİP OLGUNLU
87."K", "DERBEDER BİR KAHİN"...CANSU YILMAZÇELİK
88.LATİFE HANIM...İPEK ÇALIŞLAR
89."K",YIKIK BİR SARAYDIR DÜNYA..PERİHAN ÖZCAN
90.BEYAZ PERDEDE KIRMIZI FİLMLER.. ATİLLA DORSAY
91.TEK ADAM..Ş.SÜREYYA AYDEMİR
92.DAHİLER VE AŞKLARI...ÖZCAN ERDOĞAN
93.HAYATIM KİTAP..YAŞAR AKSOY
94.BOĞAZİÇİ ŞINGIR MINGIR..SALAH BİRSEL
95.BİR EKONOMİK TETİKÇİNİN İTİRAFLARI...JOHN PERKİNS
96.CUMHURİYET TARİHİ YALANLARI 1. VE 2. CİLT...SİNAN MEYDAN
97. KOMPLO TEORİLERİ..EROL MÜTERCİMLER
98.ÖNCE KADINLAR VE ÇOCUKLAR..SUNAY AKIN
99.BİR ÇİFT AYAKKABI..SUNAY AKIN
100. BENİM CUMHURİYET'İM..EMİNE UŞAKLIGİL
101.DARAĞACINDA ÜÇ FİDAN..NİHAT BEHRAM
102.NEREYE..CAN DÜNDAR
103.İSTANBUL'DAN SAYFALAR..İLBER ORTAYLI
104.BİZİM İZMİRİMİZ..MELİH GÜRSOY
105.GİZLENEN TARİH..BRİAN HAUGHTON
106.BERGAMA DÜŞLERİMİN ŞEHRİ,İZMİR SEVDAM..SELAHATTİN TURAL
107.GÖLGEDEKİLER..CAN DÜNDAR
108.KIRMIZI BİSİKLET..CAN DÜNDAR
109.YAKAMDAKİ YÜZLER..CAN DÜNDAR
110.GEÇMİŞ AYRINTIDA SAKLIDIR..CEMİL KOÇAK